30 Temmuz 2010 Cuma

HASAN GÜMÜŞ DERE DEDİ Kİ!


..
Sayın Borazan.

Evvela şu ayetlere mukni bir açıklama getirmeniz gerekmektedir.

"Rabbim bana bir beşer dokunmamışken nasıl bir çocuğum olabilir?" dedi. (Fakat) "Allah neyi dilerse yaratır. Bir işin olmasına karar verirse yalnızca ona "Ol" der o da hemen oluverir." (Al-i İmran Suresi, 47)

Meryem, kendisine bir beşer dokunmadığı halde çocuk sahibi olacağı için şaşkınlık yaşıyor. Muhatabı da bu olayın Allah için çok kolay olduğunu vurguluyor. "O bir şeye ol der o da hemen oluverir".

İkincisi; "İşte böyle" dedi. "Rabbin dedi ki: -Bu Benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve Biz'den bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır)." Ve iş de olup bitmişti. Böylelikle ona gebe kaldı sonra onunla ıssız bir yere çekildi. (Meryem Suresi, 21-22)

Ayette beyan edildiği gibi, insanlara kılınan bir ayet.

Üçüncüsü; Böylece onu taşıyarak kavmine geldi. Dediler ki: "Ey Meryem, sen gerçekten şaşırtıcı bir şey yaptın. Ey Harun'un kız kardeşi, senin baban kötü bir kişi değildi ve annen de azgın, utanmaz (bir kadın) değildi." (Meryem Suresi, 27-28)

Kavminin karalamalarına, iffetsiz ithamlarına karşı şunu diyebilirdi. "Şaşılacak birşey yok Çocuğun babası Zekeriya'dır." Ama böyle olmuyor. Ben rahmana oruç adadım ve kimseyle konuşmayacağım diyor. Ve günler sonra beşikteki İsa konuşarak durumun gerçekliğini izah ediyor. Bkz: (Meryem Suresi, 29-34)

Meryem aleyhinde, çocuğunu herhangi bir beşerle olan ilişkisinden dünyaya getirdiğini iddia edenlere ise : "(Bir de) İnkâra sapmaları ve Meryem'in aleyhinde büyük bühtanlar söylemeleri... nedeniyle de (onlara böyle bir ceza verdik)... (Nisa Suresi, 156-157) Meryem aleyhinde sizin gibi bühtanlarda bulunanları Allah cezalandırdığını ifade ediyor.

Son söz yine Kur'an'dan olsun. "Şüphesiz, Allah katında İsa'nın durumu, Adem'in durumu gibidir.

Sırf hristiyanların baba oğul ve kutsal ruh sentezini çürütmek için, Meryeme koca, isa'ya baba arayanları Kur'an'a davet ediyorum. Ve bühtanlarından bir an önce vazgeçmelerini temenni ediyorum. Bu kendi hayırlarına olacaktır.

Selamlar

YORUMA CEVAP

Öncelikle samimi ve içtenlikle bir eleştiri yaptığınız için teşekkür ediyorum. Kuranda geçen her kelime ve her bir ayet hem kuranın bütünlüğündeki kelime ve ayetlerle diyalogu olduğu gibi hem de Allah'ın yaratmış olduğu evrenden de bağımsız değildir.

Öncelikle Hazreti İsa peygamberin babası olduğu ile ilgili bir bilgi bize Hıristiyanlardan gelmiştir. Biz kurandaki ayetleri anlamaya çalışırken bizim ön bilgi ve ön yargılarımız ayete bakış açısını belirliyor. Kuranda geçen bir ayetin kastettiği bir mana hem konu içerisinde siyak ve sİbakaa bakmakla hem de kuran bütünlüğünde geçen diğer ayetlerle bütünlüğünün bozulmaması gerekir.

Şimdi Sormuş olduğun ayetlerdeki kastedilen manaları beraber anlamaya çalışalım.

3/47"Rabbim bana bir beşer dokunmamışken nasıl bir çocuğum olabilir?" dedi. (Fakat) "Allah neyi dilerse yaratır. Bir işin olmasına karar verirse yalnızca ona "Ol" der o da hemen oluverir."

Önce Bu Beşer kim Önce Hazreti Meryem ile ilgili kıssalarda bunu arayalım..

19/17- Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.

19/18- Demişti ki: "Gerçekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)."

19/19- Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elçiyim; sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için (buradayım)."

19/20- O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi.

19/21- "İşte böyle" dedi. "Rabbin, dedi ki: -Bu Benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve Bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır)." Ve iş de olup bitmişti.

19/22- Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi.

Kuran'da Hz. Meryem hakkında anlatılanlara baktığımız zaman Meryemin iffetini koruduğunu, Kesinlikle fahişe olmadığını, O Allah katında övülmüş iki kadından bir olduğunu anlamak lazımdır. Bütün peygamber ve Allah dostlarında olduğu gibi, Allaha karşı yaşam biçimlerini ortaya koyanlar toplum tarafından tecrit edilmiştir. Bakınız ayette bunu nasıl izah ediyor.

19/19/17- Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.

Ayette geçen perde, düzgün beşer, ruh, kavramları anlaşılmazsa ayet açıklanamaz. Kuranda perde kelimesi Hazreti Meryem’le kavmi arasındaki inanç ve yaşam biçimi farklılığını anlatmaktadır. Ruh kelimesi Burada Hristiyanların anladığı gibi Allah değil, İslam toplumlarının anladığı gibi Cebrail değil Kuranın anlattığı gibi düzgün bir beşerdir.

Düzgün Beşer de Kuran'da peygamberler için kullanılmıştır. Peygamberlerin özellikleri Yanıldıkları zaman düzeltilen, Kendisinden önce gelen peygamberleri doğrulayan ve tasdik eden ve kendisinden sonra gelecek olan peygamberi de müjdeleyen bir konumdadır.

İşte Orada Gönderilen ruh peygamberdir. Peygamberler Allah ile insanlar arasında bir elçidir.

19/19- Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elçiyim; sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için (buradayım)." 

Buradaki elçi kelimesi İslam toplumlarında melek olarak anlaşıldığı için kavram kargaşası çıkmaktadır. Kuranda peygamberlere vahiyleri getiren Cebrail diye hiçbir ayet geçmez. Hem Meryem bir peygamber mi ki ona Cebrail vahiy getirecek işte oradaki elçi bir Allah'ın vahiyle düzelttiği ve yönlendirdiği düzeltilmiş olan ancak bir peygamberdir.

19/18- Demişti ki: "Gerçekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)."

Burada Hazreti Meryem’in Bana bir beşer dokunmamışken ifadesi kullanırken O bir kuranın toplum tarafından dışlanan bir konumunu anlatmakta aynı zamanda Meryem’in o tarihe o ana kadar da bakire olduğunu anlatmaktadır.

Evet Meryem bakire idi Elçi Olan bir peygamber geldi ve hem gelecekteki bir peygamberin olacağının kim olduğunu hem de ona böyle bir emrin Allah tarafından verildiğini anlşatmaktadır.
19/20- O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi.

Evet Meryem azgın utanmaz bir kadın değil o meşru evlilik çerçevesi içerisinde iş gerçekleştirildi. KURAN BU KONU ÜZERİNDE İNSANLARIN BİLDİKLERİ ŞEYLER UZUN UZUN ANLATMAMIŞ BİLEN LEP DEMEDEN LEBLEBİYİ ANLAR ÜSLUBUYLA!

19/21- "İşte böyle" dedi. "Rabbin, dedi ki: -Bu Benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve Bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır)." Ve iş de olup bitmişti.

İşte Allah için kolay olan bir erkek çocuğun oluşu kuranın diğer taraflarında detaylı bir şekilde anlatarak izah edilmiştir.

Eğer Ol Kelimesi Hemencecik oluvermiş olsaydı o ayet öyle anlaşılmış olsaydı şu ayet neyin nesi olurdu.

19/22- Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi.

Neden Allah gebe kalmasına gerek duyuyor? Bu Allahın sünneti değil mi? Evrende hiçbir şey sebepsiz değildir her şeyde bir sebep ve sonuç ilişkisi vardır. Bunlar bilinmezse Kuran anlaşılmaz selam ve sevgiler sunuyorum.

Doğrularım allah'a yanlışlarım ise bana aittir.

ALİ RIZA BORAZAN
MERSİN ANAMUR

Hiç yorum yok: