30 Nisan 2019 Salı

YARATAN VE YARATILAN VARLIKLARIN KONUMU;




İREM SOLAK,
İLAHİ RESMIN SON PARÇASI....
İnsanın üzerinden dehirden bir zaman geçmiştir ki o henüz anılmaya değer bir şey bile değildi ( İnsan Suresi 1.Ayet)
Herkese Selam,yine bir makale ile karşınızdayız.....
Bu aralar face sosyal medyadaki saçma sapan ve bilim ile hiç alakası olmayan melankolik-drama-komedi tiyatrosu tarzı Dini paylaşımlar dikkatimi çekti.Bunun sebebi insanlarımızın bilime karşı çok ilgisiz ve eğitimsiz olması,şunu hep deriz ben ve kardeşim; "Kuran'ın bazı ayetlerini anlamak için-ilim-bilim bilmek şarttır" çünkü Kuran bize öğüt almamız için bildirir Bilim ise somut şekilde detaylarıyla açıklayıp gözle ispatlar ve idrak eder öğüdü alır Tekrar İman ederiz....
Neyse konumuza döncek olursak,dünya üzerinde yapılan kazılar ve araştırmalar sonunda bulunan insan fosilleri insanlık tarihinin 300 bin yıla dayandığını söylüyor. Fakat bizler Adem dönemine gidersek sadece 20 bin yıl geriye gitmiş oluruz. Eğer bizler insanlık tarihinin Adem ile başladığını kabul görürsek bu ayete ters düşmüş oluruz. Çünkü Allah "yer yüzünde halife var edeceğim" demesiyle insan anılmaya değer bir varlık olmuştur. Fakat İnsan 1. ayet bizlere "insanların anılmaya değer bir varlık olmadan önce uzun yıllar geçtiğini söylüyor. Ayette geçen "dehr" cümlesi mana olarak "ilk vücuda geliş" demektir. Yani ayet bizlere "İnsanların ilk vücuda gediği anda henüz anılmaya layık bir canlı olmadığını bu değerin sonradan verildiğini açıkça söylüyor.
İnsanlara verilen bu değer ise Secde suresi 9. Ayetin belirttiği şekildedir "Sonra onu düzenli bir sekle sokup içine kendi ruhundan üfürdü. Ve sizin için kulaklar gözler ve gönüller var etti. Siz pek az sükrediyorsunuz" işte bu andan itibaren Evrensel bir şuura mazhar olduk. Çünkü Allah insanlara kendi katından olan ilmini programlayarak insanı diğer varlıklardan üstün kılmıştır.
Kısaca insanoğlu alemlere üstün kılınıyor ve diğer varlıklardan bir farkımız oluyor. Artık namus onur şeref gibi kavramların sahibi oluyor düşünebiliyor fikir üretebiliyor icat edebiliyor doğada ki elementleri kaynakları kullanabiliyorduk. Çünkü melekler bizlere secde etmişlerdi eğer etmemiş olsalardı asla kullanamazdık. Ama etmeyen biri vardı oda şeytandı çünkü oyunun bir parçasıydı. Oyun ise 6236 parçalık Puzzeli bir araya getirmek ve resmi tamamlamaktı. Son parça Muhammed dönemin de yerine kondu. Şimdi bizlere düşen o resmi seyredip anlayıp idrak edip uygulamak.....
Sevgi ve bilgi kalın😊

ALİ RIZA BORAZAN

İrem hanım,
76/1. Gerçek şu ki, insanın üzerinden, daha kendisi anılmaya değer bir şey değilken, uzun zamanlardan (dehr) bir süre (hin) gelip-geçti.
76/2. Şüphesiz biz insanı, karmaşık olan bir damla sudan yarattık. Onu deniyoruz. Bundan dolayı onu işiten ve gören (biri) kıldık.
76/3. Biz ona yolu gösterdik; (artık o,) ya şükredici olur ya da nankör.
İnsan yaratılmadan önce, evrende Kur'an'ın ifadesine göre sadece melekler vardı. Bir kaç ayetle ayetle bunu açıklıyor.
33/72. Gerçek şu ki, biz emanetleri göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar; onu insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir. .
2/30. Hani Rabbin, Meleklere: 'Muhakkak ben, yeryüzünde bir halife var edeceğim' demişti. Onlar da: 'Biz seni şükrünle yüceltir ve (sürekli) takdis ederken, orada bozgunculuk çıkaracak ve kan dökecek birini mi var edeceksin?' dediler. (Allah:) 'Şüphesiz sizin bilmediğinizi ben bilirim' dedi.
İnsan var oluncaya kadar bilim adamlarının tespitine göre on üç milyar yedi yüz bin yıl geçtiği tahmin edilmektedir. Kur'an'a göre de insan oğlunun yaşam süresi de elli bin yıl olduğu bilinmektedir.
70/4. Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, süresi elli bin yıl olan bir günde çıkabilmektedir.
Vermiş olduğum ayet ve ayetlerden anlaşıldığı gibi yeryüzünde ve evrende en son yaratılan varlık insan olduğu anlaşılmaktadır.
O zaman melek ve insanı Kur'an'ın tanımladığı şekilde bir tanımlayarak olaya bir açıklık getirmeye çalışalım.
Melek; Kur'an'da yakalaşık olarak, doksan üç yerde melek kelimesi geçmektedir. Melekle ilgili bütün ayetleri harmanlayıp yorumladığımız zaman şöyle bir tanım ortaya çıkmaktadır.
Melek ; insanların fiziki ve psikolojik yapıları da dahil olmak üzere yeryüzünde ve kainatta zerreden küreye kadar yaratılmış olan varlıkların tümünü kapsamaktadır.
Allah her şeyi çift yaratmıştır.
51/49. Ve Biz, her şeyi iki çift yarattık. Umulur ki, öğüt alıp-düşünürsünüz.
O zaman evrende temel olarak iki varlık olduğu anlaşılmamaktadır. melekler ve insanlar. Bir başka ifadeyle birisi secde edilen varlık diğeri ise secde eden varlıktır.
Kur'an Melekleri de iki kısma ayırmaktadır. Birisi insanı kötülüğe davet etmektedir. Kur'aan buna iblis demektedir.
İnsanı bir de iyiliğe davet etmektedir. Kur'an buna takva demektedir. toplum dilinde bunun adı vicdan psikoloji dilinde de bunun adı içimizdeki baba veya üst benliktir.
Şimdide Kur'an'a göre insanın tanımını yapalım.
İnsan; hem iblis yönüne eğilimli hem de takva yönüne eğilimli nötr bir varlıktır.
İşte , İnsan iki teklif sunucu meleğin hangisinin teklifini tercih eder ve seçerse Kur'anda insanın karar verdiği yönde sıfatlar yüklenmektedir.
İnsan eğer iblisin teklifleri yönünde karar verirse ve yaşamını yasak ağaçtan nemalanarak sürdürürse Kur'an bu tip insanlara cin sıfatı yüklemiştir..
18/50. Hani meleklere: 'Adem'e secde edin' demiştik; İblis'in dışında (diğerleri) secde etmişlerdi. O cinlerdendi, böylelikle Rabbinin emrinden dışarı çıkmıştı. Bu durumda Beni bırakıp onu ve soyunu veliler mi edineceksiniz? Oysa onlar sizin düşmanlarınızdır. (Bu,) Zalimler için ne kadar kötü bir (tercih) değiştirmedir.
İblisin cinlerden olması, cinlerin iblisin insanda attığı tohumun yeşermesi veya iblisin teklifleri yönünde karar veren insanların cin olması anlamına gelmektedir..
O zaman Kur''an insanları da temel olarak iki kısma ayırmaktadır.
Birisi , İnsanın Öz içerisinde var olana takva meleğinin teklifleri yönünde karar verip yaşamını vahiylerle düzenleyen insanlardır. Kur'an bu yolda yürüyen insanlara Müslüman sıfatı yüklemektedir.
41/33. Allah'a çağıran, salih amelde bulunan ve: 'Gerçekten ben müslümanlardanım' diyenden daha güzel sözlü kimdir?
Kur'an bir de, vahyin çerçevelediği yolun dışında blisin teklifiyle tercihini kullanıp Allah'ın yasaklamış olduğu şeylerle hayatını düzenleyen İnsanlarsa cin sıfatı yüklemiştir.
İşte Allah'ın insanlarsa ruhundan üfleyip yaratması bu anlaamı ifade etmektedir.
38/72-Onu bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın.'
Kur'an İnsana ruh üflenmesini iki aşamada ele almaktadır. Birisi ergenlik yaşına gelinceye kadar meleklik dönemidir. Bu döneme kadar insanda yol seçimi bulunmamaktadır. İşte Kur'an'ın cennet dediği dönem her çocuğun ergenlik yaşına gelinceye kadar ekmek elden su gölden yaşadığı günahsız ve sevapsız dönemdir.
Adem ne zaman ergenlik yaşına geldi işte o zaman ruh insana bir daha yüklenmektedir. İşte o dönem de insanın karşısınına iki seçenekli yol çıkarsak insan imtihan sahnesine adım atmaktadır. Birisi takvanın teklifleri yolunda yürüme seçeneği diğeri de iblisin teklifleri yönünde yürüme seçeneğidir.
İşte insana emanet o dönemde yüklenmektedir Takvanın teklifleri yönünde yürüyen vahiyler çerçevesinde hayatını düzenleyen insanlar kurtulmuş diğerleri yani iblisin teklifleri yönde yürüyen insanlar da kendini değiştirip düzeltmezlerse helak olmuşlardır.
doğrularım Allah'a yanlışlarım ise bana aittir.