20 Nisan 2012 Cuma

KURAN’DA TANIMLANAN ŞEYTAN




RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH'IN ADIYLA!


ŞEYTAN, İnsanın  asıl denenmesine vesile olan iblisin,insanı  doğru yoldan saptırmak için  teklif sunduğu vesveselerin ilke haline gelmesi, ve bu ilkelerin insanlar tarafından yaşam ve din haline gelmesi ile geriye dönüşü mümkün olmayan batıl yolda yürüyen insanların adıdır.

Öyleyse iblisten ayrılarak asıl tohumu atan iblis, fakat vermiş olduğu meyve  kabul eden insanlarda şekillenerek, kin öfke haksız yere adam öldürme içki kumar fuhuş  faiz eşyaları değerinden düşürmek kan haram olanları yemek ve yedirmek onlara destek ve yataklık ederek beslemek  gibi daha bir çok olumsuzlukları üzerinde barındırarak  karşımıza çıkmasıdır.

Asırlardır şeytanın bir tane olduğu ve  o bütün dünyadaki insanları kandırdığı anlatılıp durmuştur. İblis ile şeytan arasında Kuran'ın anlattığı farklılıklardan habersiz olarak kalınmıştır. Hangi İslam toplumunda yaşayan din adamlarına sorsan iblis ile şeytan arasındaki fark nedir desen? Onlardan alacağın cevap iki İsim arasındaki farkın olmamasıdır. Oysa Kuran kendi içerisinde barındırdığı kelimeleri kendisi açıklamaktadır. Kuran’da kullanılan hiçbir kelime hiçbir kelimenin aynısı değildir

Yaratılış biçimi iblis ateşten  yaratıldığı halde şeytanın ateşten yaratıldığına dair hiçbir ayet geçmez.  Kuran’da seksen dört yerde  şeytan on iki yerde de iblis  kelimesi geçmektedir. İblis kelimesini  açıklamıştık şimdi de Kuran'dan bazı örnekler vererek şeytan kelimesini açıklamaya çalışalım.

2/14- İman edenlerle karşılaştıkları zaman: "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki: “Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay ediyoruz."

2/168- Ey insanlar, yeryüzünde olan şeyleri helal ve temiz olarak yiyin ve şeytanın adımlarını izlemeyin. Gerçekte o, sizin için apaçık bir düşmandır.

Dikkat ederseniz Kuran’da insanların yemeleri içilmeleri ve yapmaları haram sayılmış genelleme olarak ismi yasak ağaçtır. Bu yasak ağacın meyvelerini yiyenler şeytanlardır. İblisin insanlara sunmuş olduğu teklifler  ilke haline gelmiş ve insanda müzminleşmişse  bu geriye dönüşü mümkün olmayan bir felaketin içerisinde kendisini bulmuş ve helak olmuştur. Bu sebeple şeytanı kendisine veli edinenler artık onun izni ile hayatlarını sürdürmeye başlarlar ve ondan izinsiz hiçbir iş yapamazlar.

58/19 Şeytan onları sarıp-kuşatmıştır; böylelikle onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.

 Haşr/16   Şeytanın durumu gibi; çünkü insana 'İnkâr et' dedi, inkâr edince de: 'Gerçek şu ki, ben senden uzağım. Doğrusu ben, alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım' dedi.

Her insan dünya hayatında mutlaka bir yol seçmektedir.

Ya insan yerleri ve gökleri yaratan Allah'ın insanlar içerisinden nebiler aracılığı ile gönderdiği vahyin yolundadır. Bu yolun adı Rabbani yoldur. Bu yolun ilkelerinin adı İslam bu ilkelere teslim olanların adı da Müslüman’dır.

İslam: Allah’ın  insanlık tarihinin başlangıcından bu tarafa  nebilerle gönderdiği dinin adıdır. İslam  Dünyaya imtihan için gönderilmiş eğer kabul eden insanlar tarafından güç ve iktidar haline gelmişlerse ,o toplumda zulüm  kalkar yerini esenlik ve barış alır. Her insan din ve yaşamını kendi din ve yaşamını başkalarının üzerinde baskı ve zulüm olarak  Kullanmadıkça özgürce yaşama hakkına sahiptir.

3/ 19- Hiç şüphesiz din, Allah Katında İslam'dır. Kitap verilenler, ancak kendilerine ilim geldikten sonra, aralarındaki "kıskançlık ve hakka başkaldırma" (bağy) yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allah'ın ayetlerini inkar ederse, (bilsin ki) gerçekten Allah, hesabı pek çabuk görendir.

Evet; İslam dünya üzerinde bulunan bütün insanlara helal olan ağacın temsilcisidir. Yani Allah tarafından gönderilen her nebi ve resul İnsanlara Müslüman olmayı teklif sunar. Ve onların üzerinde zorlayıcı bir gücü yoktur.

5/ 99- Elçiye tebliğden başka (yükümlülük) yoktur. Allah açığa vurduklarınızı da, gizli tuttuklarınızı da bilir.

Şeytanın insanlar üzerinde de zorlayıcı bir güçleri yoktur.  Öyleyse insan  yol seçme hakkı kendisine verilmiş ister rahmanın isterse şeytanın yolunu dünyada iken sonucuna katlanmak koşulu ile dilediğini seçebilir.

16/ 99- Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir zorlayıcı-gücü yoktur.

16/100- Onun zorlayıcı-gücü ancak onu veli edinenlerle, onunla O'na (Allah'a) ortak koşanlar üzerindedir.

Rabbani yolda yürüyen insanları yol göstericisi vahiylerdir. Onlar dünya hayatında tek bir ümmet tek bir şeriat içerisindedirler. Allah’ın onlara koyduğu isim Müslüman  kelimesidir.

41/ 33- Allah'a çağıran, salih amelde bulunan ve: "Gerçekten ben Müslümanlardanım" diyenden daha güzel sözlü kimdir?

Kuran’a göre bu ismin dışından kendilerine isim koyanlar ister bunlar  müşriklerden isterse ehli kitap toplumlarından olsun hepsinin yolu batıldır. Şeytan insanları vahyin yolundan saptırmayı ve insanları fırka fırka bölerek kendisine kul etmeyi başarabilmiştir.

Doğrularım Allah'a yanlışlarım ise bana aittir.

ALİ RIZA BORAZAN
MERSİN ANAMUR



Hiç yorum yok: