Rahman Rahim Olan Allah’ın adıyla
Bakara 62. Ayette Yahudi ve Hristiyanların iman edenlerinin
cennete gireceği yazar. Her Hristiyan İsa Tanrı’nın oğlu demez. Ünite yan Hristiyanları
malagan Hristiyanları Descartes isac Newton İsa ya Tanrı Tanrı’nın oğlu
diyeblere putperest der.
Ali Rıza Borazan;
Oktay kardeş, Ayette Yahudi ve Hristiyan olanların iman
edenlerinin cennete gireceği yazmaz. Eğer onu doğu anlamak gerekirse Yahudi ve Hristiyan
olanların Gerek kendilerine gelen peygamberlere gerekse son nebiye gelenlere
iman eden ve Salih amel işleyenler Kur’an’da kurtuluşta olduğu
belirtilmektedir.
Kur’an iman eden kelimesini genel anlamda bütün Müslüman olanlar
için Kullanmış ama bakara altmış ikinci ayette Ümmi olanlardan iman eden
anlamında kullanmıştır. Çünkü onlar babaları uyarılmamış gelen peygamberlere
karşı kulaklarını tıkayan insanlardı. Ama ehli kitap olanlara Kur’an İman edenler
ifadesini değil ehli kitap ifadesini kullanmaktadır.
Demek ki Kitap ehli olan Yahudi ve Hristiyanlar kendilerine gelen
vahiy orijinli Tevrat ve incili çiğnemişler hükümlerini ayaklar altına
almışlardır.
2/91 Onlara: 'Allah'ın indirdiklerine iman edin'
denildiğinde: 'Biz, bize indirilene iman
ederiz' derler ve ondan sonra olan (Kur'an)ı inkar ederler. Oysa o (Kur'an),
ellerindeki (Kitabı) doğrulayan bir gerçektir. (Onlara) De ki: 'Eğer inanıyor
idiyseniz, daha önce ne diye Allah'ın peygamberlerini öldürüyordunuz?'
Peki, Müslüman olanlara nasıl bir iman etmeleri isteniyor?
O zaman sana bir soru biz Allah’ın göndermiş olduğu
peygamberlerden bir tanesine iman etmemiş olsaydık Allah bizi Müslüman sayar
mıydı? Öyleyse Onlar da son nebiye iman etmiyorlarsa Allah da onları Müslüman saymıyor.
Yine uzun uzun tevillerle bakara 62 de yazanı
yalanlıyorsunuz. Oysa Nisa 121 122 123. Ayetlerde cennet ne sizin ne kitap
halkının kuruntularına göredir der.
Tevrat’ı yok saydığınız, mucizeleri de acayip acayip tevil
etmeniZden anlayamayacağınız ayetler var.
Ali Rıza Borazan;
Vermiş olduğun ayetleri yazarak orada ne demek istediğini anlamaya
çalışalım.
Kur’an İman eden ve salih amel işleyenlerin profilini de şöyle belirtir.
2/ 3. Onlar, gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
2/4. Ve onlar, sana indirilene, senden önce indirilenlere iman ederler ve ahirete de kesin bir bilgiyle inanırlar.
2/5. İşte bunlar, Rablerinden olan bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler bunlardır.
Bu ayette de İnkâr eden ve kitap ehli olanların profili
çizilmektedir.
Yani inkâr edenlerin yolu da doğru değil Kitap ehli olanların
yolu da doğru değildir. Doğru yol, Allah’ın resuller aracılığı ilen elen
dindir. Kim resule itaat ederse Allah’a itaat etmiş olur. Kim resulleri inkâr
ederse ve onun sözlerine muhalefet ederse Allah’a muhalefet etmiş olur.
Harun’un kız kardeşi ifadesinin ne olduğunu Tevrat olmadan
anlayamazsınız. Kohenler Harun soyundan ve erkek olmak zorundalar
Zekeriya Tevrat’a göre hem nebidir hem kohendir. Kohenler mabedde yiyecek içecek sunakları hazırlamakla görevlidir. İç yağlar Tevrat’a göre haramdır. Mabedde iç yağlar sunak olarak sunulur.
Zekeriya Tevrat’a göre hem nebidir hem kohendir. Kohenler mabedde yiyecek içecek sunakları hazırlamakla görevlidir. İç yağlar Tevrat’a göre haramdır. Mabedde iç yağlar sunak olarak sunulur.
Ali Rıza borazan;
Kur’an’da hiçbir kelime hiçbir kelimenin yerine
kullanılmamıştır. Kur’an’da bir tek Musa peygamberin kardeşi olarak geçer ondan
başka geçmez.
7/150- Musa kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak
döndüğünde onlara: 'Beni arkamdan, ne kötü temsil ettiniz? Rabbinizin emrini
çabuklaştırdınız, öyle mi?' dedi. Levhaları bıraktı ve kardeşini başından tutup
kendisine doğru çekiyordu (ki Harun ona:) 'Annemin oğlu, bu topluluk
beni zayıflattı (hırpalayıp güçsüzleştirdi), neredeyse beni öldürecektiler.
Bari sen düşmanları sevindirecek bir şey yapma ve beni bu zalimler topluluğuyla
birlikte kılma (sayma)' dedi.
O zaman, Tevrat olmasa biz onun Harun olduğunu anlayamayız
demenin bir anlamı yoktur. Kur’an’ın Tevrat’ın bilgileriyle açıklanışını
gösteren hiç bir ayet yoktur. Kur’an kendi sistemi içerisinde bunları açıklar.
Diğer bir husus da Allah Yahudilere Müslüman olanlara haram
kıldığı hiçbir şeyi helal, Helal kıldığı hiçbir şeyi de haram kılmamıştır.
İlgili ayetleri vereyim Kur’an onları nasıl açıklamış bir bakalım.
Allah Müslüman olanlara helal kılıp da Yahudi olanları bu hayvanları
neden haram kılsın? Ayet içerisinde sorunun cevabı zaten verilmektedir.”
'Azgınlık ve hakka tecavüzde bulunmaları' nedeniyle onları böyle cezalandırdık.
Biz şüphesiz doğru olanlarız.”
Kur’an’ın bu ifade konuşma dilidir. Yahudi olanlar Allah’tan
gelen resullerin sözlerini dinlemedikleri için, Allah Onlara bahsedilen
hayvanları haram kılmadığı halde onlar kendi kendilerine haram kılmışlardır. Nitekim
başka bir ayette o açıklanmaktadır.
Ayrıca kuran kitap halkının iman edenleri ve küfredenleri
diye ikiye ayırır. Her Hristiyan İsa’yı Tanrı’n oğlu yarı Tanrı kabul etmez
hatta bunu söyleyenlere kafir der.
Ali Rıza Borazan
Evet, doğru Kur’an kitap ehlini iki kısma ayırır. Bunlardan birisi
kitap ehli olup da Gelen resulü dinlediklerinde gözleri yaşlarla dolup hemen
teslim olanlardır. Diğeri de inkâr eden ve küfredenlerdir.
5/82. Andolsun, insanlar
içinde, müminlere en şiddetli düşman olarak yahudileri ve müşrikleri bulursun.
Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: 'Hristiyanlarız'
diyenleri bulursun. Bu, onlardan (birtakım) papaz ve rahiplerin olması ve
onların gerçekte büyüklük taslamamaları nedeniyledir.
5/83. Elçiye indirileni
dinlediklerinde hakkı tanıdıklarından dolayı gözlerinin yaşlarla dolup
taştığını görürsün. Derler ki: 'Rabbimiz inandık; öyleyse bizi şahidlerle
birlikte yaz.'
5/84. 'Hem Rabbimizin bizi
salihler topluluğuna katmasını umarken ne diye Allah'a ve bize haktan gelene
inanmayalım?'
Demek ki kitap ehlinden iman edenlere, Kur’an kitap ehli
denmez onlara Müslüman der. Çünkü Kur’an, İnsanlık tarihinin başlangıcından bu tarafa
Bütün peygamberlerin getirdiği dinin adı İslam teslim olanların adı da Müslümandır.
Dilerseniz birkaç tane örnek verelim.
7/143- Musa tayin edilen sürede gelince ve Rabbi O'nunla
konuşunca: 'Rabbim, bana göster, Seni göreyim' dedi. (Allah:) 'Beni asla
göremezsin, ama şu dağa bak; eğer o yerinde karar kılabilirse, sen de beni
göreceksin.' Rabbi dağa tecelli edince, onu param parça etti. Musa bayılarak
yere düştü. Kendine geldiğinde: 'Sen yücesin (Rabbim). Sana tevbe ettim ve ben
iman edenlerin ilkiyim' dedi.
6/163- Musa tayin edilen sürede gelince ve Rabbi O'nunla
konuşunca: 'Rabbim, bana göster, Seni göreyim' dedi. (Allah:) 'Beni asla
göremezsin, ama şu dağa bak; eğer o yerinde karar kılabilirse, sen de beni
göreceksin.' Rabbi dağa tecelli edince, onu param parça etti. Musa bayılarak
yere düştü. Kendine geldiğinde: 'Sen yücesin (Rabbim). Sana tevbe ettim ve ben
iman edenlerin ilkiyim' dedi.
3/52- Nitekim İsa, onlarda inkârı sezince, dedi ki: 'Allah
için bana yardım edecekler kimdir?' Havariler: 'Allah'ın yardımcıları biziz;
biz Allah'a inandık, bizim gerçekten Müslümanlar olduğumuza şahit ol' dediler.
Konu ile ilgili genelleme olarak bir bilgi verecek olursak, önce
şunu iyi anlamamız gerekir. Allah hiç Hristiyan sabi olun demiş mi? Zaten Yahudi’yim
Hristiyan'ın demek Allah'ın gönderdiği bütün dinlere muhalefet etmek demektir.
Hristiyan olanlar içerisinde eğer doğru yolda olanlar varsa onlar zaten
Müslüman olanlardır Bakınız Hristiyan olup da onların ateş içerisinde olacağını
Kur'an şöyle izah eder.
4/159. Andolsun, Kitap ehlinden, ölmeden önce ona inanmayacak
kimse yoktur. Kıyamet günü, o da onların aleyhine şahid olacaktır..
Dikkat ederseniz ayette önemli bir konuya da dikkat çekmektedir. Yani bir insan ölüm anında Ahiret hayatında gidecek olduğu yeri bilmekte ve ona gösterilmektedir. İstersen bununla ilgili bir ayet daha vereyim.
10/90. Biz, İsrailoğullarını denizden geçirdik; Firavun ve askerleri azgınlıkla ve düşmanlıkla peşlerine düştü. Sular onu boğacak düzeye erişince (Firavun): 'İsrailoğullarının kendisine inandığı (ilahtan) başka ilah olmadığına inandım ve ben de müslümanlardanım' dedi.
Düşüne biliyor musun?Allah katında kabul görülecek olan söz ben Müslümanım demektir. Kur'an'a göre araştır. Müslüman olmayan hiç kimse cennete gidemeyecektir. Müslüman olmak da İnanç ve yaşamını vahye göre düzenleyen insan demektir.
6/162. De ki: 'Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, dirimim ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah'ındır.'
Dilersen bunları doğrulayan bir ayet daha vereyim.
7/157. Onlar ki, yanlarındaki Tevrat'ta ve İncil'de (geleceği) yazılı bulacakları ümmi haber getirici (Nebi) olan elçiye (Resul) uyarlar; o, onlara marufu (iyiliği) emrediyor, münkeri (kötülüğü) yasaklıyor, temiz şeyleri helal, murdar şeyleri haram kılıyor ve onların ağır yüklerini, üzerlerindeki zincirleri indiriyor. Ona inananlar, destek olup savunanlar, yardım edenler ve onunla birlikte indirilen nuru izleyenler; işte kurtuluşa erenler bunlardır.
Dikkat ederseniz ayette önemli bir konuya da dikkat çekmektedir. Yani bir insan ölüm anında Ahiret hayatında gidecek olduğu yeri bilmekte ve ona gösterilmektedir. İstersen bununla ilgili bir ayet daha vereyim.
10/90. Biz, İsrailoğullarını denizden geçirdik; Firavun ve askerleri azgınlıkla ve düşmanlıkla peşlerine düştü. Sular onu boğacak düzeye erişince (Firavun): 'İsrailoğullarının kendisine inandığı (ilahtan) başka ilah olmadığına inandım ve ben de müslümanlardanım' dedi.
Düşüne biliyor musun?Allah katında kabul görülecek olan söz ben Müslümanım demektir. Kur'an'a göre araştır. Müslüman olmayan hiç kimse cennete gidemeyecektir. Müslüman olmak da İnanç ve yaşamını vahye göre düzenleyen insan demektir.
6/162. De ki: 'Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, dirimim ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah'ındır.'
Dilersen bunları doğrulayan bir ayet daha vereyim.
7/157. Onlar ki, yanlarındaki Tevrat'ta ve İncil'de (geleceği) yazılı bulacakları ümmi haber getirici (Nebi) olan elçiye (Resul) uyarlar; o, onlara marufu (iyiliği) emrediyor, münkeri (kötülüğü) yasaklıyor, temiz şeyleri helal, murdar şeyleri haram kılıyor ve onların ağır yüklerini, üzerlerindeki zincirleri indiriyor. Ona inananlar, destek olup savunanlar, yardım edenler ve onunla birlikte indirilen nuru izleyenler; işte kurtuluşa erenler bunlardır.
Siz zannediyorsunuz ki Bu günkü insanların milattan sonra kendi elleri ile uydurup uydurup yazmış oldukları Tevrata ve incili Allah'ın orijinal ve Tevrat ve incili olarak var saymak tasınız.
Oysa ayette ifade edilen şudur. "Onlar ki, yanlarındaki
Tevrat'ta ve İncil'de (geleceği) yazılı bulacakları ümmi haber getirici (Nebi)
olan elçiye (Resul) uyarlar; "
Bana söyler misiniz Bu iki kitapta son nebinin geleceğine iman eden bir tek Yahudi veya Hristiyan var mıdır. Veya elinizde bulunan Tevrat ve incilin hangi sayfasında bunlar yazılmaktadır. Asla bulamazsın.
Konumuz ile ilgili olan ayeti tekrar yazarak uzun bir anlatımdan sonra kaleme aldığım makalenin özetini aktırmaya çalışayım. çalışayım.
2/62. Şüphesiz, iman edenler(le) Yahudiler, Hristiyanlar ve sabiiler(den kim) Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık onların Allah katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır.
Hatta benzeri olan bir ayet daha vereyim.
5/68. De ki: 'Ey Kitap Ehli, Tevrat'ı, İncil'i ve size Rabbinizden indirileni ayakta tutmadıkça hiç bir şey üzerinde değilsiniz.' Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onlardan çoğunun tuğyanlarını ve inkârlarını arttıracaktır. Sen de kafirler topluluğuna karşı üzüntüye kapılma.
5/69. Gerçek şu ki, iman edenlerle yahudiler, sabiîler ve Hristiyanlardan Allah'a, ahiret gününe inanan ve salih amellerde bulunanlar; onlar için korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.
Demek ki kitap ehli olanlar, Allah'tan gelen hükümleri ayaklar altına almışlar ve Allah da onları eleştirmektedir.
Özet olarak Ayette şu mesaj verilmektedir. Bu tabi ki otuz sekiz yıllık Kur'an çalışmamın sonucunda edindiğim kanaattir.
1-İman edenlerle, Kelimesi ayette bütün iman edenleri bir anlayış olarak verse de, asıl o kelimenin anlatmak istediği anlam ayet içerisinde ümmi olanlardan İman edenleri kastetmektedir.
2- Yahudilerden; ifadesi; nebi ve resulün hicret ederek Medeni'ye geldiğinde Çoğunluk olarak Yahudi ve Hristiyan olanlar bulunmaktaydı. İşte onun için her iki din mensubunu ayrı ayrı dile getirerek onlardan iman edeleri kastetmektedir.
3-Sabiiler, Daha önce Müslüman olmayıp da değişik dini inançtı olanları kastetmektedir. Yıldıza tapanlar güneşe tapanlar. ateşe tapanlar ve sair dinde olanlardır.
Kur'an içerisinde geçen bütün ayetler de Müslüman olanların durumunu ortaya koyarken ayette şart koşulan gerekleri yerine getirme koşulu ile kurtuluşta olacağı anlatılmaktadır.
"Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık onların Allah katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır.
Hatta benzeri olan bir ayet daha vereyim."
İşte övgü ile Allah'ın bahsettiği kelime Müslüman kelimesidir.
41/33. Allah'a çağıran, salih amelde bulunan ve: 'Gerçekten ben müslümanlardanım' diyenden daha güzel sözlü kimdir?
İşte Kur'an bütünlüğünde geçen ve Allah'ın övgü ile bahsettiği kelime Müslüman kelimesidir Müslüman olamayan hiç bir din mensubu Allah kastında makbul görülmemiştir kurtuluşa ermemiştir.
Doğrularım Allah'a yanlışlarım ise bana aittir.
Bana söyler misiniz Bu iki kitapta son nebinin geleceğine iman eden bir tek Yahudi veya Hristiyan var mıdır. Veya elinizde bulunan Tevrat ve incilin hangi sayfasında bunlar yazılmaktadır. Asla bulamazsın.
Konumuz ile ilgili olan ayeti tekrar yazarak uzun bir anlatımdan sonra kaleme aldığım makalenin özetini aktırmaya çalışayım. çalışayım.
2/62. Şüphesiz, iman edenler(le) Yahudiler, Hristiyanlar ve sabiiler(den kim) Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık onların Allah katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır.
Hatta benzeri olan bir ayet daha vereyim.
5/68. De ki: 'Ey Kitap Ehli, Tevrat'ı, İncil'i ve size Rabbinizden indirileni ayakta tutmadıkça hiç bir şey üzerinde değilsiniz.' Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onlardan çoğunun tuğyanlarını ve inkârlarını arttıracaktır. Sen de kafirler topluluğuna karşı üzüntüye kapılma.
5/69. Gerçek şu ki, iman edenlerle yahudiler, sabiîler ve Hristiyanlardan Allah'a, ahiret gününe inanan ve salih amellerde bulunanlar; onlar için korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.
Demek ki kitap ehli olanlar, Allah'tan gelen hükümleri ayaklar altına almışlar ve Allah da onları eleştirmektedir.
Özet olarak Ayette şu mesaj verilmektedir. Bu tabi ki otuz sekiz yıllık Kur'an çalışmamın sonucunda edindiğim kanaattir.
1-İman edenlerle, Kelimesi ayette bütün iman edenleri bir anlayış olarak verse de, asıl o kelimenin anlatmak istediği anlam ayet içerisinde ümmi olanlardan İman edenleri kastetmektedir.
2- Yahudilerden; ifadesi; nebi ve resulün hicret ederek Medeni'ye geldiğinde Çoğunluk olarak Yahudi ve Hristiyan olanlar bulunmaktaydı. İşte onun için her iki din mensubunu ayrı ayrı dile getirerek onlardan iman edeleri kastetmektedir.
3-Sabiiler, Daha önce Müslüman olmayıp da değişik dini inançtı olanları kastetmektedir. Yıldıza tapanlar güneşe tapanlar. ateşe tapanlar ve sair dinde olanlardır.
Kur'an içerisinde geçen bütün ayetler de Müslüman olanların durumunu ortaya koyarken ayette şart koşulan gerekleri yerine getirme koşulu ile kurtuluşta olacağı anlatılmaktadır.
"Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık onların Allah katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır.
Hatta benzeri olan bir ayet daha vereyim."
İşte övgü ile Allah'ın bahsettiği kelime Müslüman kelimesidir.
41/33. Allah'a çağıran, salih amelde bulunan ve: 'Gerçekten ben müslümanlardanım' diyenden daha güzel sözlü kimdir?
İşte Kur'an bütünlüğünde geçen ve Allah'ın övgü ile bahsettiği kelime Müslüman kelimesidir Müslüman olamayan hiç bir din mensubu Allah kastında makbul görülmemiştir kurtuluşa ermemiştir.
Doğrularım Allah'a yanlışlarım ise bana aittir.
19-3-2019
ALİ RIZA BORAZAN
ANAMUR MERSİN.